19 Haziran 2016 Pazar

AÇIK PARFÜM ŞİŞESİ

Günümüz de her ihtiyaca göre her bütçeye göre çeşit çeşit parfüm şişesi satılmaktadır. Faaliyette olan açık parfüm firmaları bu şişeleri kullanmaktadır. Her gün yeni bir şişe çıkmakta ve kullanılmaktadır. Bu şişelerin bir çoğu Çin'den gelmektedir. Son yıllarda bazı aracı firmalar bu şişeleri bazı Avrupa ülkelerinden de ithal etmeye başlamışlardır. Ancak şunu belirtmeliyim ki:

HER YENİLİK İYİ YÖNDE YAPILMIŞ BİR DEĞİŞİKLİK DEĞİLDİR...

Evet, bu durum ülkemizde kullanılan açık parfüm şişeleri içinde geçerlidir. Bir açık parfüm tüketicisi satın almış olduğu şişenin son damlasına kadar mümkün olan en konforlu şekilde kullanmak ister. Bir tüketici olarak ben de bunu istediğim için sizleri gayet iyi anlıyorum. Evet görsel anlamda bizi cezb eden bir çok şişeye rastlamak mümkün. Ama dediğim gibi bu şişeler bize konforlu bir kullanım sağlamıyorsa bu şişelerin güzelliği bizim için çok ta önemli olmamaktadır. Daha doğrusu kullanımındaki olumsuz yönleri şişenin görsel güzelliğini arka planda bırakmaktadır. Hem şişe çok çok güzel olsa ne olur? neticede aldığımız parfümü sabah sıkacağız ve dolabın üstüne bırakıp evden çıkıp gideceğiz. Mühim olan o şişeyle temas ettiğimiz ve kullandığımız kısa sürede bizi parfümün ve sıkarken ki konforun tatmin etmesidir.

Bizim şişelerimiz görsel anlamda çok güzel olduğunu söyleyebileceğim şişeler değildir. Ancak son 10 yıllık tecrübeme de dayanarak rahatça söyleyebilirim ki, açık parfüm de en konforlu kullanılacak şişeler bizim kullandığımız şişelerdir neden derseniz size sebeplerini şöyle sıralayım

1) KOLAY TEMİN EDİLİR:
İlk yapmış olduğunuz alış-verişteki şişeler ikinci, üçüncü, onuncu, ellinci alışverişinizde de aynı olucaktır, Yeni tasarımlı şişelerin en büyük handicaplarınıdan birisi de bittiğinde yeniden temin edilmesi mümkün olmamasıdır. Ama bizim kullandığımız şişeler hemen hemen her zaman ve her yerden kolayca temin edilebilmektedirler.

2) BÜYÜK VALFLERE UYGUN:
Yeni şişelerin yine en büyük eksiklerinden birisi de  budur. Bu şişelerin valfleri çoğunlukla preslidir ve küçüktür. Bu valfler çoğunluğu Çin'den geldiği için zaman zaman farklı ölçülerde olmaktadır, bu da valflerin şişeye tam oturmamasına ve akıtmasına yol açmaktadır. 
Bizim kullandığımız beyaz valfler hem şişelere çok güzel oturmakta olup kapak atmadıkça hiç bir akıtma riski taşımazlar. 

3) SIKARKEN AKITMAZ YADA DAMLAMAZLAR
Küçük valflerin en büyük sorunu ergonomik olmamalarıdır. ortalama bir insan parmağı için çok küçüktürler ve parmağınız valfin üzerine tam oturmadığı için sıkarken parmağınızı ve şişeyi ıslatırlar. Açık renkli kıyafetlerde iyi nebulize edilemediği için leke yaparlar.
Bizim kullandığımız valfler ergonomik bir yapıya ve geniş bir yüzeye sahip oldukları için parmağınıza çok rahat otururlar, dolayısıyla da parmağa çarpma suretiyle yaşanan püskürtme problemleri ile karşılaşmazsınız. İyi bir şekilde nebulize olacağı için leke probleminide ortadan kaldırmış olursunuz.

Parfümlerin şişe ve valflerinin kullanışlı olmasının yanısıra kutu görsel ve güzelliğine de önemli ölçüde özen gösterdik ve sizler için güzel bir çalışma hazırladık. Umuyorum ki sizler de bu çalışmamızı beğenirsiniz.

Parfünüz pahalı ama şişeleriniz güzel değil diyen müşterilerimizin taleplerinden dolayı böyle bir açıklama yazma ihtiyacında bulundum. Umuyorum ki konuyu aydınlatmak açısından sizlere yardımcı olabilmişimdir. Bir sonraki yazıda tekrar görüşmek dileğiyle. 




FACEBOOK SAYFAMIZI BEĞENİN: Her an yeniliklerden bilginiz olsun.

INSTAGRAM’ DA TAKİP EDİN: En exclusive ürünleri önce siz deneyin..


BLOGUMUZA GÖZ ATIN VE G+1 YAPIN: Böylece parfüm konusunda kimsenin bilmediği bilgileri öğrenin.


BİZE MAİL ATIN: Siz bize anlatın aramızda kalsın


GOOGLE PLUS DA EKLEYİN: Size bir tık kadar yakın olalım.


PARFÜM KATALOĞU TALEP EDİN: Bakın neler var...

HAYATINIZA ARTI DEĞER KATMAK İÇİN BİZİ TAKİP ETMEYE DEVAM EDİN...

20 Mayıs 2016 Cuma

DİKKAT..!! BU HATAYI SİZ DE YAPIYOR OLABİLİRSİNİZ...


Parfüm sıkarken bir çoğumuz parfümü kulak arkasına sıkarız. Bize burada daha etkili olduğu söylenmiştir. Her insanın parfümü bu bölgeye sıkmıyor olması, bizi parfüm kullanırken daha da profesyonel bir kullanıcı gibi hissettiriyor. Kulak arkasına parfüm sıkmanın başka bir hava verdiği malum, ama aslında yanlış bir davranış. Parfüm sıkmak için seçebileceğiniz en yanlış noktalardan birisi. Peki açık parfüm sıkabilir misiniz? Elbetteki hayır. Prensip olarak açık parfüm ile malum parfümler arasında fark yoktur. her ikisi de ham madde olarak doğal bitkisel ya da sentetik olarak elde edilmiş bitki özleri kullanırlar. 

Parfümü kulak arkasına sıkarsak ne olur?
İnsanlar parfüm'ü kulak arkasına sıkmayı tercih ediyorlar çünkü oradaki derinin daha ince olduğunu, ve o noktada vücut ısısının daha yüksek olduğunu düşünüyorlar. Halbuki kulak arkasının kendine özgü bir asit yapısı ve bir kokusu vardır. Parmaklarınızı kulağınızın arkasına sürüp kokladığınızda bunu rahatlıkla fark edebilirsiniz. Siz parfümü kulak arkasına sıkarsanız her şeyden önce bu noktadaki asit yapısın değiştiriyorsunuz. Aynı zamanda da parfümünüz asit ve kontaminasyona maruz kaldığı için kokusu değişecek ve kalıcı bir parfüm ise bozulacaktır. 

Peki o zaman biz hep yanlış mı yaptık? 
Eğer sizde kulak memenizi kaldırıp parfümü doğrudan kulak arkasına sıktıysanız evet! siz de yanlış yaptınız. Aslın da uzmanların önerdiği ve doğru olan nokta o kısımın biraz daha altında kalan çene kemiğinin arkasıdır. Bu noktada deri incedir ve damarlar yüzeye yakındır, dolayısıyla parfüm için her zaman yüksek ısı sağlamak mümkündür. 

Tebrikler artık hem profesyonel hemde doğru şekilde parfüm kullanabilirsiniz. 




DAHA FAZLASI İÇİN BİZİMLE ARANIZDA BİR BAĞ KURUN!! 


FACEBOOK SAYFAMIZI BEĞENİN: her an yeniliklerden bilginiz olsun. 

BLOGUMUZA GÖZ ATIN VE G+1 YAPIN: böylece parfüm konusunda kimsenin bilmediği bilgileri öğrenin. 

BİZE MAİL ATIN: Siz bize anlatın aramızda kalsın 

GOOGLE PLUS DA EKLEYİN: kıymetli bilgiler hep sizinle kalsın. 

PARFÜM KATALOĞU TALEP EDİN

HAYATINIZA ARTI DEĞER KATMAK İÇİN BİZİ TAKİP ETMEYE DEVAM EDİN...

23 Nisan 2016 Cumartesi

SİZİNDE İLK ALDIĞINIZ PARFÜM İKİNCİSİNDEN FARKLI MI KOKUYOR? BELKİDE...

Bu hatayı sizde yapıyor olabilirsiniz.... Sonuna kadar okuyunuz.

Her üründe olduğu gibi açık parfümde de bir saklama yöntemi vardır. Satın aldığınız açık parfüm'ün bozulmasını istemiyor iseniz bu koşulları dikkate almanız gerekmektedir. 

Yalnız açık parfüm kullanan kişi değil, parfüm kullanan her kişi bilmelidir ki parfüm saklarken en büyük düşmanlar güneş ışığı ve yüksek ısıdır. İster sentetik parfüm olsun ister doğal parfüm, eğer bu 2 etkene maruz kalırsa parfümünüz haftalar hatta zaman zaman günler içinde bozulacaktır. Parfümünüzü eve getirdiğinizde banyo dolabınıza koyduysanız birkaç haftada bozuldu gitti. Duş aldınız banyo ısındı, camı açtınız banyo soğudu ve bunu neredeyse her gün yaptınız, işte bu sayede güzelim parfümün bozulma sürecinde etkili bir rol oynadınız ,tebrikler. 

Yine farklı bir durumda satın aldığınız açık parfüm'ü getirip yatak odasındaki aynalı dolabın üzerine ya da cam kenarına bıraktınız. Odanıza güneş doğdu, güneş ışınları parfümünüzün üzerine düştü, bu ışınlar kimyasal tepkime ve fermantasyon işlemini hızlandırırlar ve bu sayede parfümünüz kullanılamaz hale gelir. Bu durum genelde bayan parfüm kategorilerinde çok oluyor, çünkü bu hatayı en çok bayanlar yapıyor. Erkeklerin ise en yaygın olarak yaptığı hata parfümü otomobilin içinde bırakmaktır. Bir zamanlar erkek parfümü olan bu ürün, güneş ışığının altında extralarge fırına dönen otomobilin içinde elma sirkesi ile eşdeğer bir ürüne dönüşüyor. Bu tür bozulmuş parfümleri hiç bir şekilde kullanılmasını tavsiye etmiyorum, uzun vadede, bazen de çok kısa bir sürede ciddi cilt problemleri ile karşılaşabilirsiniz.

Zaman zaman yaşadığım bir durumu sizinle paylaşmak istiyorum. Bazen müşterilerimiz bizden daha önce satın almış oldukları parfümlerin aynısını istiyorlar. vermiş olduğumuz parfümün daha önceden satın almış oldukları parfüm ile aynı olmadığını söyleyenler oluyor. Bu kişiler genelde parfümlerini uygunsuz koşullarda muhafaza etmiş olan kişiler oluyor. Parfüm kokusu zaman içinde ölçülü bir şekilde değişmeye ve bozulmaya başladığı için kullanıcı farkında olmuyor. Doğal olarak da koklamış olduğu yeni parfüm ona farklı geliyor. Eğer sürekli aynı parfümü kullanıyor iseniz ve ilk aldığınız parfüm ikincisinden farklı geliyor ise siz de saklama koşullarınızı gözden geçirin, çünkü muhtemelen hatalı bir saklama yöntemi kullanıyorsunuz

PEKİ AMA PARFÜM NASIL SAKLANIR?
Parfüm saklamak aslında kullanmak kadar kolaydır. bir kaç temel kuralı uygulayarak parfümünüzü ömrünü uzatabilir, son damlasına kadar değişim geçirmeden  kullanabilirsiniz.

* güneş ışığından koruyunuz
* yüksek sıcaklardan koruyunuz
* ısı değişikliği yaşanan ortamlardan koruyunuz
* kullanmadan önce şişeyi çalkalayın

işte bu kadar basit...
Parfüm saklamak için en iyi yerlerden birisi buz dolabıdır. neredeyse hiç bir zaman ısı değişikliği olmaz, güneş ışığı almaz ve yüksek sıcaklık görmez. imkanınız var ise parfümlerinizi buz dolabında muhafaza ediniz.

17 Nisan 2016 Pazar

AÇIK PARFÜM NEDEN RENK DEĞİŞTİRİR??

Açık parfüm kullananlar bilir, satın aldığınız parfümler bir müddet sonra daha kırmızı yada kahverengi bir ton almaya başlarlar. Konuya hakim olmayan bir kişi bunun sebebini anlamakta zorlanabilir. Ben size kısaca bu konuyu açıklamaya çalışacağım. 

Açık parfüm'de hem doğal esans hem de sentetik esanslar kullanıldığından "AÇIK PARFÜM'DEKİ DOĞAL ESANS MI SENTETİK ESANS MI?" başlıklı yazımızda bahsetmiştik, okumadıysanız kısaca bir göz atmanızı tavsiye ederim. Böylece bu konuyu açığa kavuşturmanıza da faydası olacaktır. Açık parfüm'de olsun malum parfümlerde olsun, içeriğinde kullanılan esans türü sentetik ise renk değiştirme gibi bir durum ile kolay kolay karşılaşmanız mümkün değildir. Ancak kullanılan esans türü doğal esans olduğunda renk değişimi görmek mümkündür. özellikle de vanilya ve kakao gibi tatlı koku esanslarının bulunduğu kokular daha hızlı bir şekilde renk değişimine maruz kalır. Zaman içerisinde, satın almış olduğunuz açık parfüm bir takım dış faktörlere maruz kalmaya başlar. bunlar:
güneş ışığı
yüksek hava sıcaklığı
ani ısı değişimi
yüksek oranda aydınlatma etkenleri

Bütün bu etkenler parfümde kimyasal tepkimeyi hızlandıran faktörlerdir. İster açık parfüm olsun isterse olmasın, içeriğinde doğal esans kullanılan her parfüm az da olsa renk değiştirir. Çok uzun süre bu faktörlere maruz kalması durumunda da parfümünüz hızla bozulacaktır. Almış olduğunuz açık parfüm daha uzun ömürlü olsun isterseniz onu mutlaka yukarıda saymış olduğum faktörlerden koruyunuz. böylece aylarca, bazı parfümlerde senelerce bozulmadan saklayabilirsiniz. Kısaca sonuca gelecek olursak satın almış olduğunuz açık parfüm renk değiştiriyorsa bu iyi bir şeydir. ancak bozulmamış olduğunu mutlaka kontrol ediniz.

Konusu geçmişken, parfümlerde aynı zamanda bir de dinlendirilme süreci vardır. bu süreç uzadığında da renk değiştirirler. Bu konuya daha detaylı bir şekilde başka bir yazıda değineceğiz. Umarım bu yazı sizin için faydalı olmuştur. Beğendiysen G+1 yap ve paylaş.

13 Nisan 2016 Çarşamba

AÇIK PARFÜM DİĞER PARFÜMLERE NAZARAN NEDEN UCUZ OLUR

Açık parfüm kullanan kişiler bu parfümleri aynı zamanda ucuz olmasından dolayı da tercih ediyorlar, bu hepimizin bildiği bir gerçek. Peki açık parfüm neden bu kadar ucuz diye soran oldu mu aranızda? Bence olmuştur... Sizlere kısaca neden bu kadar ucuz olduğunu anlatayım:

Her şeyden önce açık parfüm de yüksek maliyetli reklam çalışmaları bulunmuyor ve marka değeri taşımıyor. Bu 2 etken tüketicilere düşük fiyatlarla sunulmasının en temel sebebidir. Zaman zaman açık parfüm markaları da kendi bünyelerinde marka değeri taşıyacak bir kaç ürünü farklı tasarım ve kalitelerde tüketiciye sunarlar, bu ürünler normal parfümlere göre biraz daha pahalıya sunulmaktadır. yaklaşık olarak 40 tl ile 200 tl arasında değişen fiyatlara rastlamak mümkündür. Bence bir açık parfüm firmasının yapabileceği en büyük yanlışlardan birisi mevcut markasını kullanarak bir lüx tüketim ürünü piyasa sürmeye çalışmaktır. Bu çalışma kaynak israfından başka hiç bir şey değildir. Neyse bu konu farklı bir alana giriyor ama yine de değinmeden geçemedim.

Açık parfümlerin ucuz olmalarının ikinci bir sebebi de düşük maliyetli şişe ve ambalaj kullanmalarıdır. Çok ünlü tasarımcılar tarafından çizilmiş, çok kaliteli camdan yapılmış şişeleri ya da çok şaşalı kutuları yoktur. Bu etkenler de maliyetleri büyük ölçüde düşürmektedir. Açık parfüm sektöründe genelde menşei çin olan, ikinci kalite ve berraklık düzeyi düşük şişelerle karşılaşırsınız. Bu kalite düzeyi düşük şişelerin yanı sıra bir de maliyeti düşük valf ve atomizerler (sprey uçları) kullanılır, bu da kayda değer bir etkendir. Bu sebeptendir ki zaman zaman açık parfüm aldığımız da şişe komple çantamıza akabiliyor veya da durup dururken uçabildiğini görebiliyoruz. Ancak bu durumlar çok nadir yaşanan durumlardır. Ülkemizde büyük bir rekabet olduğu için neredeyse bütün firmalar bu ürünlerde mümkün olduğunca kaliteli malzeme kullanmaya çaba gösteriyorlar.

Yukarıda saymış olduğum sebepler açık parfüm tercihinde olumsuz rol oynadığını düşünmüyorum. Netice olarak her birimiz bu durumların bilincindeyiz ve bilinçli bir şekilde alışveriş yapıyoruz. Neredeyse aynı kokuyu sağladığını düşünerek parfüm ihtiyacımızı gidermek için 20-60 tl arasında bir açık parfüm kullanmayı tercih ediyoruz, böylece 100-700 tl arası değişen bir fiyata parfüm satın alarak bütçemizi sarsmıyoruz. Bütçeniz müsait ise malum parfümleri alabilirsiniz. Bazılarında kalıcılık sıkıntısı hariç hepsi de çok güzel ürünlerdir. Aynı zamanda da birer stasü (sosyal sınıf) göstergesi olarak ta rol oynarlar. Bu rollerinden dolayı da gelir düzeyi iyi olan insanlar sırf bende var demek için yalnızca 1-2 defa kullanacakları veya da hiç kullanmayacakları ürünlerden alabiliyorlar.

Her halükarda günümüzde bir 50ml açık parfüm'ü 13-15 tl den daha ucuza alıyorsanız  bu parfümün ucuz olmasının sebebi yukarıda saydıklarımdan birisi OLMAYAbilir. Bu durumda pek kullanmanızı tavsiye etmem. Sebebini maliyeti düşüren sebeplerin  sonuncusunu okuduğunuzda kendiniz de anlayacaksınız.

Açık parfüm maliyetlerini  ciddi anlamda düşüren en önemli ve en dikkat edilmesi gereken etken olduğunu düşündüğüm şey ise içinde kullanılan esans (parfüm ham  maddesi) türüdür. Bundan kastım içinde kullanılan odun esansı ya da gül esansı anlamında değildir. Bilhassa kullanılan ham maddenin sentetik ya da doğal olmasıdır. Açık parfüm yaparken de mümkün olduğu yerde doğal esans kullanmak bir takım sağlık sorunları oluşmasının önüne geçilmesinde etken olacaktır. 

Ucuz ürün almak çabasına giripte sağlığımızı da tehlike altına atmaya gerek yok.  Elbetteki mümkün olduğunca ucuz fiyatlara sahip açık parfüm tüketmeye çalışıyoruz. Ama ucuz ile zararlı arasındaki ilişkiyi de doğru orantılandırmak gerekir. Bizim parfümlerimizin fiyatları kalite ve ucuzluk arasında en ideal fiyat orantısını oluşturmaktadır. Kullanıcılarımız bunu rahatlıkla görebilirler.
Bir sonraki yazı da görüşmek üzere hoşça kalın.

10 Nisan 2016 Pazar

AÇIK PARFÜM'DEKİ DOĞAL ESANS MI SENTETİK ESANS MI?

Hem açık parfüm hem de orijinal parfüm dünyasında  kullanılan ürünlerin doğal esans mı yoksa sentetik esans mı kullanılarak imal edildiği hakkında hiç aklınızda soru işareti doğduğu oldumu? Sanki uzaklardan birileri "orijinal parfüm bu elbetteki doğal esans kullanıyor, açık parfüm gibi sentetik değil" dediğini duyar gibiyim. 

Sevgili dostlar, gerek açık parfüm gerek orijinal parfüm olsun, yapısına göre hem doğal hem de sentetik esansları kullanıyorlar. Siz doğal esans kullanmak isteseniz de bazen bu yasal olarak mümkün değildir, çünkü bu ya bir hayvana ya da nesli tükenmekte olan bir bitkiye zarar vermektedir. 

Size pratik örnekler vereyim:
bu koku geyiklerin iç organlarının birinden elde edilmektedir, doğal olarak elde etmek için mutlak suretle geyiği yaralamanız belkide öldürmeniz gerekmektedir. Bu sebepten dolayı misk esansını doğal haliyle kullanmak tüm dünyada yasaktır. İsterseniz açık parfüm yapın isterseniz orijinal. içinde misk olacaksa bu koku sentetik bir esanstan olacaktır. 

Bitkilerden elde edilen ama yine kullanımı yasak olan başka bir koku da sandal ağacı kokusudur. Bu ham madde nesli tükenmekte olan bir bitkiden elde ediliyor, daha öncelerde çok pahalı olmasına rağmen bazı parfümlerde doğal haliyle kullanılıyor olsa da, günümüzde doğal halini kullanmak, daha doğrusu bu bitkiyi parfüm yağı elde etmek için kullanmak yasaktır. Bu durumda da yine tek çıkar yolunuz bu kokuyu sentetik olarak kullanmaktır.


TEK SEBEP BU DEĞİL:
Yine Hem orjinal hem de açık parfüm de doğal esans yerine sentetik esans tercih edilmesinin farklı bir sebebi de maliyetleridir. 

Sentetik yağlar naturel yağlara göre daha uygun bir fiyata gelmektedir. Özellikle de açık parfüm pazarı daha uygun bir fiyata ürün çıkarabilmek adına doğal elde edilen bileşenlerin yerine de sentetik olanları tercih edebiliyorlar. 

Elbetteki bu her açık parfüm markası için geçerli değildir. Ülkemizdeki adını duyurmuş markalar da bizim gibi parfümlerinde doğal yağları da kullanmaktadırlar. Ama ben yine de bilmediğiniz ve prestij değeri düşük markalardan açık parfüm kullanmanızı tavsiye etmem. Bu arada "bir yağ ne kadar maliyetli olabilirki?" diyen arkadaşlar için: 1 litre gül yağı elde etmek için tam 3 buçuk ton gül yaprağı gerekiyor ve bu yağı bulabileceğiniz en ucuz fiyat litre başına 7-8 bin euro olmaktadır.

Sentetik yağların tercih edilme sebeplerinden birisi de doğal yağlara nazaran daha uzun ömürlü olmalarıdır. Doğal yağlar dış etkenlerden çok hızlı etkilenirken sentetik yağlar bozulmadan ve etkilenmeden daha uzun süre kalabiliyorlar. 

Umarım bu yazı işine yaramıştır. beğendiysen bir yorum bırak ve sosyal medya da paylaş. 


4 Nisan 2016 Pazartesi

AÇIK PARFÜM NASIL YAPILIR

Açık parfüm kavramını aramızda duymayan yoktur, ve bir çoğumuz en az bir defa da olsa bir açık parfüm denemişizdir. Peki açık parfüm nasıl yapılır bunu merak edeniniz varmı? 

Merak edenler okumaya devam edebilir, diğer okurlarımıza ilgilendikleri bir başlık seçmelerini öneririm.

Açık parfüm yapmak için bir kimyager olmaya ihtiyaç yoktur, ancak sağlıklı bir açık parfüm kullanmak istiyorsanız mutlaka laboratuvar ortamında üretilmiş bir açık parfüm kullanmanızı tavsiye ederim. Bu yazı yalnızca bilgilendirme ve aydınlatma amaçlıdır, bir imalathane kurmayı düşünüyorsanız, ya da kendi kullanım amaçlı parfümünüzü yapmak istiyorsanız sizin için pek faydalı olmayabilir. Sonradan yetersiz bilgi diye bana sitem etmeyin :) 

Parfüm elde etmek için 4 ana bileşene ihtiyaç vardır, bunlar:
  • Esans
  • Alkol
  • Saf su 
  • Gliserin

Bu 4 bileşen ihtiyaca göre farklı oranlarda karıştırılarak bir parfüm elde edilir. Ancak yukarıda da belirttiğim gibi, sağlıklı bir açık parfüm kullanmak için mutlaka laboratuvar ortamında bir kimyager tarafından hazırlanmış bir açık parfüm tercih etmenizi öneririm. Zira evde yaptığınız açık parfüm hiç bir sağlık testine ya da stabilite testine girmediği için cilde temas ettiğinde nasıl bir tepkime oluşacağı hakkında bilgimiz yoktur. Zaman zaman duymaktayız, bazı dükkanlarda sizin istediğiniz oranlarda veya anında hazırlanıp doldurulan parfümlere rastlanabiliyor. Bir bakıma eski kolonyacı usulü de diyebiliriz. Bu tür ürünlerden kaçınılmasını öneririm. İllaki de yüksek mitkarlarda ihtiyacınız varsa bunu bir laboratuvar ortamında hazırlatmanızı öneririm. Bu noktaya da kısaca değinmiş olduk.

Yapım aşamasının detaylarından bahsedelim birazda. Açık parfüm de ihtiyaca göre bileşenler değişik oranlarda kullanılabilir. Örneğin esans oranı %5/7 gibi bir orandan başlayıp %35/40 gibi bir orana kadar çıkılabildiğini biliyorum. Bu orandan daha fazlası kullanılmıyor genelde. Kullansanız da bu orandaki bir esansı sıradan valf ile püskürtebilecek kadar çözeltemezsiniz. Ortalama olarak %10 ila %20 arasında bir esans düzeyi kullandığınızda gayet etkili bir parfüm elde etmeniz mümkündür. Esans çözülebilme oranına göre de alkol oranını ayarlayabilirsiniz. rahat çözülebilen bir esans türü için çok fazla oranda alkol kullanmaya gerek yoktur. Zaman zaman %25/40 oranında saf su ilave edildikten sonra geri kalanına alkol kullanmak mümkündür. Gliserin ise en düşük oranda kullanılan üründür, yalnızca %1/4 gibi bir miktarda kullanılıyor.  Bunların dışında parfüme bir de koruyucu eklenebiliyor. 

Yine hatırlatmak isterim ki bu parfümler belirli testlere tabi tutuluyor, ve kimyagerler bu testlerin sonucunda en verimli oranı belirliyorlar. Umuyorum ki sizi bu konuda bir nebze aydınlatabilmişimdir.

Parfüm'e dair herhangi bir konuda bize gönül rahatlığıyla ulaşabilirsiniz.